15 Kasım 2009 Pazar

MFÖ vs İsmail YK

Amerika'da kaldigim kisa sure icerisinde, "Ozgurlukler Ulkesi" kavraminin ne demek oldugunu anlamistim, en azindan kendi adima yani.

Beni taniyan kimsenin olmadigi bir yerde olmak acayip bir rahatlik. Asla giymem denenlerin giyildigi, asla yapmam denilenlerin yapildigi bir genis dunya.

Bu ozgurluklerin basinda, istedigim muzigi istedigim gibi dinleyebilmek geliyordu benim icin. Kurtce turkulere pek bir merak sardigim donemlerdi o gunler ve bu Turkiye dahilinde oyle pek hos karsilanan bir sey degildi maalesef. Besiktas otobusune bindigimde mp3 playerimda son ses kurtce turku dinleyemezdim. Ya da Ahmet Kaya dinlerken sesi hep kisardim. Sadece siyasi olmasi gerekmiyor, Hande Yener'in en piyasa ve seviyesiz sarkisini seviyor olusumdan utandigim icin onu dahi dinlemeye cekinirdim.

İste Amerika'da okula gidip gelirken metroda kendimden gecebildim bu noktada. Hande Yener de dinleyebildim disariya duyura duyura, Ahmet Kaya da, İsmail Yk da. Tamam İsmail Yk hic dinlemedim cunku zaten dinlemem, ama dinleyebilme ozgurlugumun olmasini sevdim.

Peki madem Amerika'da degil de İstanbul'da yasiyorum ve kendimi kaliptan kaliba sokmada cok basariliyim; onu dinleme bunu dinleme, ne dinlenebilir? Benim icin Feridun Duzagac ve MFÖ bu konuda can kurtaranlardir. Genel muzik zevkine az cok hitap ederler, dinleyicisini damgalamazlar, siyasi nitelik tasimazlar. Sezen Aksu da girebilir belki bu kategoriye, ama benim zihnimde "Sezen Aksu dinleyen kiz" deyince pek bir melankolik haller canlaniyor, ondan tercih etmiyorum.

Yazimi sonlandirmak uzereyken kendime kizdim bu noktada, baskalarinin ben ve zevkim hakkinda ne dusundugu ne diye onemli ki? İstersem su yasimda Spice Girls dinleyecek kadar ergen ruhu tasiyor bile olabilirim.

Ha ama tabi hic bir seyi takmadim sanki kafama bilincimin acildigini varsayabilecegimiz 10 seneden bu yana da; muzikte sinirsiz ozgurluk kaldi geriye.

Ben bu kafayla Amadeus da dinlesem adam olmam.

3 yorum:

  1. benim serviste dinlerken dışarıdan duyulur mu acaba şüphesine düştüğüm tek şarkı, ibrahim tatlıses ve gülüm benim'dir:) ONun dışında bir aralar da Kurtlar Vadisinde denk geldiğim Tanrıdan Diledim'i epey sessiz şekilde dinlemiştim haturlarım.

    YanıtlaSil
  2. tanridan diledim inanilmazzz. ne zamandir dinlemiyorum, hemen dinleyim heveslendim:)

    YanıtlaSil
  3. hahaha itiraf ediyorum o zaman otobüste serdar ortaç ve demet akalın dinleyip sesini kısmışlığım var benimde:)

    hatta bu durum ortama göre bile değişebilir mesela 559C sesini kısarken taksim dolmuşunda sallamayabilirsin

    YanıtlaSil